15 Ekim 2008 Çarşamba

Samsun, Ladik

Samsun, Ladik

Ladik, Samsun ilinin bir ilçesi.

2000 nüfus sayımına göre merkez ilçe nüfusu 9086, ilçe genel nüfusu ise 21.997'dir. İlçe genelinde ekonomik hayat, tarım ve hayvancılığa dayanır, yörede dışarı göç olması nedeniyle ilçenin toplam nüfusu azalmaktadır, köylerde genç iş gücü çok azalmıştır.


Samsun, Ladik Tarih

İlçenin adının nereden geldiği ile ilgili olarak, halk arasında da yaşayan, dört ayrı rivayet vardır. Şimdi, sırasıyla bu rivayetlere değinelim:

1. Bunlardan ilki ilçenin, Pontus kralı VI. Mithradates Eupator (M.Ö. 120-63) tarafından kraliçe “Laodike” adına kurulduğu, kente “Laodikeia” (Laodike adına kurulmuş kent) denildiği ve zamanla bu adın Lâdik'e dönüştüğü şeklindeki rivayettir.

2. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde şehrin, Amasya Hükümdarlarından “Havik” tarafından kurulduğu, daha sonra “Havik” isminin, “Lâdik” olarak değiştiğini belirtmektedir.

3. Evliya Çelebi aynı eserinde ilçenin adıyla ilgili olarak şöyle bir rivayette bulunur: “Bu kasabanın ilk fethinde ümeradan Selman Gazi kaleye girer ve “Kalenin burcuna sancağı dikmeyeyim mi?” diye Melik Ahmet Danişment Gazi’ye sorar. Melik “Lâ, dik!”, yani “Hayır, dik!” diye emir verir ve bunun üzerine de bu kasabaya “Lâdik” adı verilir.

4. Başka bir rivayet ise Oğuz Komutanlarından Melik Ahmet Danişment Gazi’nin “İledük Hatun” ismindeki kızının anısına ilçeye “Lâdik” denildiğidir.

Günümüzde de halk arasında “İladik” söyleyişi yaygın olarak kullanılmaktadır

Samsun, Ladik Coğrafi Konumu ve İklimi

İlçe 36 (doğu) boylam, 41 (kuzey) enlem dereceleri arasında yer alır, ilçenin yüzölçümü 575 km2 olup, km² başına ortalama 38 kişi düşer. Rakımı 950 metredir. İlçede kara iklimi hüküm sürmekte olduğundan, kışlar uzun ve sert, yazlar ise serin geçmektedir.

Samsun, Ladik Ekonomik Yapısı

Ladik ilçesin ekonomik yapısı 4 kısımdan oluşmaktadır.

1) Tarım

1. Lâdik’in Tarımsal Potansiyeli

İlçenin en önemli geçim kaynağıdır. Tarım alet-ekipmanlarının fiyatlarının yüksek buna karşılık ilçe çiftçisinin gelir düzeyinin düşük olması ve ferdi hareket edilmesinden dolayı günümüz tarım teknolojisinin gerisinde kalınmıştır.

Yaz ve kış mevsimlerinde de yağışlı geçen iklimi çeşitli ürünlerin yetiştirilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak, çiftçilerin sahip oldukları tarım arazilerinin meyilli, çok parçalı ve kıraç oluşu; bunların yanında tohumluk, toprak işleme gibi girdilerin yüksek oluşu üretimi olumsuz yönde etkilemektedir.

Sulama, çiftçilerin kendi imkanlarıyla akarsular üzerine yaptıkları kanallarla sınırlı olarak yapılabilmektedir.

Sadece Ahmetsaray’da Tarımsal Kalkınma Kooperatifine ait bir sulama göleti bulunmaktadır.

Lâdik’te başta tahıl ürünleri olmak üzere sebze ve meyve üretimi yapılmaktadır. Üretilen tarım ürünleri aşağıda sıralanmıştır.

Tahıl Ürünleri: Buğday, arpa, yulaf

Baklagiller : Fasulye, nohut,

Sanayi Bitkileri: Şeker pancarı, mısır, ayçiçeği

Yem Bitkisi : Fiğ, yonca (Üçgül)

Sebzeler : Lahana, soğan, pırasa, domates, kabak, fasulye, biber,salatalık, maydonoz, marul vb.

Meyveler: Elma, armut, erik, ayva, vişne, kiraz, dut, ceviz.

2) Hayvancılık

İlçenin coğrafi konumundan dolayı eğimli arazilerin geniş yer kaplaması, iklimsel faktörlerin bitkisel üretimi sınırlarken bu alanların çayır, mera, otlak olarak kullanılmasına olanak vermesi nedenleriyle koyunculuk ve sığır besiciliği önemli bir geçim kaynağı durumuna gelmiştir.

Küçükbaş hayvan yetiştiricileri yaz aylarında sürülerini yaylalara çıkarırlar. Yaz boyunca burada kalırlar.

Bireysel olarak kaz, ördek, tavuk ve hindi gibi kümes hayvanları beslenildiği gibi ilçede bu alanda faaliyet gösteren bir işletme de bulunmaktadır.

Son verilere göre ilçe bazında :

12.354 büyükbaş, 19.750 küçükbaş, 1 .278 tek tırnaklı , 29.840 kanatlı hayvan bulunmaktadır.

İlçe merkezinde ve hemen hemen bütün köylerinde modern anlamda arıcılık yapılmaktadır.Akdağ’da bulunan kekik otu ve Lâdik Ovasında yetişen üçgül (yonca) Lâdik balına ayrı bir lezzet katar. “Akdağ balı” adıyla yurt içine ve yurt dışına satışı yapılır.


3) Sanayi 1. Lâdik’teki Sanayileşmenin Genel Durumu İlçedeki Çimento Fabrikası dışındaki sanayi yatırımlarının hepsi KOBİ yatırımıdır. Bu işletmeler, Lâdik’in Samsun girişinde kurulan Küçük Sanayi Sitesi bünyesinde bir araya getirilmiştir. Sitede makine imalatı ( toprak işleme makineleri ), tekstil sanayi, gıda sanayi, yem sanayi, deterjan sanayi, ağaç işleri ve otomobil sanayisi ( oto kaporta boya,oto lastik balans ), plastik sanayi gibi birçok alanda faaliyet gösteren sanayi kuruluşları vardır.Lâdik Küçük Sanayi Sitesi , 1990 yılında tamamlanarak 21 m2’lik kapalı alanda 100 adet işyeri ile faaliyete geçmiştir..

Ancak ekonomik kriz nedeniyle bu iş yerlerinin sadece 40’ ı çalışır durumdadır. Bunların da çoğu tamirhaneye dönüştürülmüştür. 2. Lâdik’teki Sanayi Örgütlenmesi ve Sanayi Tesisleri

a. Lâdik Tekstil ve Ticaret A.Ş. İlçemizde yaşanan göç olaylarını aza indirmek, gençlerimize iş sahası yaratmak için 1998 yılında küçük sanayi sitesinde 1500 metrekarelik kapalı bir alan üzerine kurulmuştur. 249 ortaklı ve 100 milyarlık sermayesi ile 90 kişinin istihdamına olanak sağlamaktadır.

b. Akdağ Kimya Temizlik Ürünleri Sanayi Tic. Ltd. Şti. 2 Mayıs 1976 tarihinde ilkel usullerle üretime başlatılan kuruluş, günümüzde gelişmiş teknolojiye ayak uydurarak çamaşır suyu, çamaşır sodası, tuz ruhu, kireç çözücü, sıvı deterjan, plastik bidon ve ambalaj malzemesi üretimini sürdürmektedir.

c. Lâdik Akdağ Su Fabrikası Soğanlı Köyü’nde Ağustos 2002 tarihinden itibaren modern makine ve teçhizatla su üretimine başlayan fabrika, çok ortaklı olarak bölge genelinde faaliyet göstermektedir.

d. Lâdik Çimento Fabrikası İlçenin kuzeyinde, Akpınar Anadolu Öğretmen Lisesinin bitişiğindedir. Temeli, 10 Ekim 1976 yılında atılmış, 30.12.1983 tarihinde tamamlanarak üretime başlamıştır.

e. Büyükkızoğlu Hidro Elektirik Santralı Büyükkızoğlu Hidro Elektirik Santralı işletmeciliği yılda 1.500.000 kWh.elektirik enerjisi üretmek üzere Lâdik Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliğince TEÜAŞ Genel Müdürlüğünden kiralanmış, 05.02.2002 tarihinde çalışmaya başlamıştır.4 işçi istihdam edilmektedir.

3. El Sanatları: Ülkemizde olduğu gibi Lâdik’te de cumhuriyet ile birlikte kilim dokumacılığı,hasır dokumacılığı, kaval yapımı, süpürge bağlama ,çorap ve kazak örücülüğü gibi el sanatları.gelişmeye başlamıştır.

a. Hasır Dokumacılığı İki uzun ve iki kısa ağaç parçasının dikdörtgen şeklinde birleştirilmesinden oluşan tezgaha ipler gerilir. Genelde gölden, yetmediği zaman da Bafra ilçesi sazlıklarından getirilen kamışlarla hasır dokunur. Göl çevresindeki tüm köylerde dokunan hasırlar, seracılıkta ve ambalaj malzemesi olarak da fabrikalarda kullanılır. Üretimin en çok yapıldığı yerler Bolat ve Hamit köyleridir.İlçede, mısır kılıflarından da hasır yapılmaktadır.

b. Kilim Dokumacılığı Eskimiş ve kullanılmayan giyecekler uzun şeritler halinde kesilerek yumak haline getirilir. 50 cm genişliğinde kurulmuş olan basit tezgahlarda dört kazık ve bir tarakla dokunur. Bu kilimler sofa ve salon girişinde kullanıldığı gibi; buğday, mısır ve meyve kurutulmasında da kullanılır. Keçi kılından dokunan ve “çöpür” adı verilen kilimler ise mesire yerlerinde çadır yapımında kullanılır. İlçe merkezinde ve birçok köyde, nadiren de olsa, üretimine devam edilmektedir.

c. Kaval yapımcılığı İlçemizde, değişik ağaç türlerinden yapılan kaval imalatı bugün sadece Salur’da Seydi YERLİ tarafından yapılmaktadır. Onun yaşlanması ve yeni nesillerin ilgi göstermemesi yüzünden bu sanat gelecekte sürdürülemeyecek ve unutulacaktır.

d. İç Giyim Dokumacılığı 1950’li yıllardan itibaren kilim ve çulha dokumacılığı gibi yöresel el sanatlarının yerini iç giyim dokumacılığı almıştır.Bu sektörün başlamasında Almanya’da işçi olarak çalışan kişilerin getirdikleri dokuma makineleri etkili olmuştur. Getirilen bu makinelerle evlerde atlet, fanila, pijama vb. iç giyim çamaşırları dokunulmaktadır. Böylece, sağlanan ek gelir ile ailelerin ekonomik düzeyleri yükselmektedir.Makine sahibi dokuyucuların çalışmalarını amatörce yapmaları, pazarlamayı kendi imkanları ile yürütmeleri neticesinde kooperatifleşmeye ve şirketleşmeye gidilememiştir.1970’li yıllarda 10 adet olan makine sayısı, 1980’li yıllarda 650’ye ulaştığı halde, bugün sadece 25-30 tanesi çalıştırılmaktadır.

4) Ormancılık

Samsun, Ladik Turistik Değerleri

1-KAPLICA HAMAMAYAĞI KAPLICALARI İlçenin en önemli turizm alanı olan Hamamayağı Kaplıcası suyu ve piknik alanları ve dinlenme tesisleri ile güzide bir mekandır. İlçeye uzaklığı 10 km. mesafede bulunan kaplıcanın suyu, içerdiği mineraller bakımından Dünyanın ünlü kaplıcaları arasında yer almaktadır. 37o lik ısıya sahip olan kaplıca suyunun vücut ısısına eşit olup, müzmin romatizma, nevralji, nevrite gibi cilt hastalıklarını iyileştirici özelliği yanında sinir ve kas yorgunluğu, eklem kireçlenmesi, sinirsel hastalıklar ve ameliyat sonrası yorgunluklar gibi daha bir çok hastalıklara da olumlu etkileri bulunmaktadır.

Kaplıca suyunun özellikleri:

Litrede gram olarak 1-Sodyum klorür (NaCI) 0.0197

2-Sodyum bikarbonat (NaHC3) 0.0647

3-Sodyum sulfat (Na2S4) 0.0206

4-Potasyum nitrat (KNO3) 0.0010

5-Kalsiyum bikarbonat (Ca(HCO3)2) 0.2021

6-Magnezyum bikarbonat (Mg(CO3H)2) 0.1615

7-Demir bikarbonat (Fe(HCO3)2) 0.0091

8-Aliminyum sulfat (Al2(SO4)3) 0.0100

9-Meta silis asidi (H2SİO3) 0.2959

10-Serbest karbon asidi (CO2) 0.1540

TOPLAM 0.6668

Bu suda ayrıca gaz halinde Manganez, Fosfat ve Lihium iyonları bulunmaktadır. Evliya Çelebi’nin Seyahatname isimli eserinde de bahsedilen Hamamayağı Kaplıcasının tarihi çok eski yıllara dayanmakta olup, tesisin bu günki hali ile içerisinde iki adet büyük havuz ve iki adette küçük havuz bulunmaktadır. Kaplıca tesisleri yılın her döneminde çevre il ve ilçelerin akınına uğraması nedeniyle önemli bir turizm potansiyeline sahiptir. Ladik Belediyesi tarafından işletilmekte olan tesislerde gelen turistlere her türlü turizm hizmeti verilmektedir.

Tesisler için Turizm Bakanlığı Yatırımlar Genel Müdürlüğünden alınan 25 Milyar TL. ödenek ve Belediye imkanları ile 2001-2002 yıllarında;Ek sıcak su sondajı, Park ve Bahçe Düzenleme çalışması ve Kafeterya ve Apart binaları yapılmıştır.

Tesis şu an itibariyle iki kişilik 26 odada 52 yatak kapaseli olup, ayrıca 3 ailelik dublex tip konaklama tesisi mevcuttur. Tesisimiz kalöriferli olup yılın 12 ayında konaklama imkanı bulunmuktadır.

Buralarda kalan turist vatandaşların her türlü hizmetleri karşılanmaktır.

Tesisin piknik alanında 20 ailelik piknik çadırı, kafeterya, sıcak suyu akan açık mutfak ve çocuk oyun alanları ve voleybol sahası mevcut olup, alanda günlük 1000 kişi piknik yapabilmektedir.

İki adet etrafı çevrili 100’er araç kapasiteli güvenli oto park bulunmaktadır.

HAMAMAYAĞI KAPLICA TESİSLERİ İRTİBAT TELEFONLARI Hamamayağı Tesisleri : (0362) 782 00 01 - (0362) 782 00 02 Belediye Başkanlığı Santral : (0362) 771 30 30 - (0362) 771 30 21 Faks: (0362) 771 22 11


2-DOĞAL SİT ALANLARI

1-LÂDİK GÖLÜ

İlçenin 12 km doğusunda bulunan ve 870 hektarlık alana sahip olan göl, barındırdığı balıkların yanı sıra üzerinde yüzen adacıkları (Torf madeni) ile son derece ilgi çekici bir doğal sit alanıdır.Tabiî güzelliği, etrafının ağaçlarla çevrili olması, insanı dinlendiren temiz havası ile ilçenin önemli bir mesire yeri olmuştur. Başta turna balığı, tatlı su levreği olmak üzere tahta balığı, sazan, kızılkanat gibi lezzetli balık türlerini barındırması balıkçılıkla ilgilenen kişileri ilçeye çekmektedir. Üzerinde yüzen ot köklerinden oluşan adacıkları, barındırdığı birçok kuş türlerinin yuva yaparak üremelerine imkan vermektedir. Kurulacak gözleme kuleleri ile bu hayvanları izlemek mümkün olacaktır.Burada su kayağı, sörf, yelkenli yarışı gibi sportif faaliyetleri yapmak da mümkündür.Bu özellikleriyle göl, ilçe turizmine hizmet etmektedir.

LADİK GÖLÜNDE YAŞAYAN BALIK TÜRLERİ: Ladik Gölünde yaşamakta olan başlıca balık türleri;

Turna Balığı, Geceğan, Tahta Balığı, Sazan, Kızıl Kanat, Tatlı Su Istakozu,

Göl alanınının genişletilmesiyle birlikte gölde yakalanan balık sayısında düşüş olduğu görülmüştür. Bunun nedeni ise; göldeki su miktarının artmasıyla birlikte sucul bitkilerinde azalması bu sucul bitkiler arasında turna balıklarından kaçarak sığınan balıkların artık kaçacak yerlerinin olmamasıdır. Böylece bu balıkların azalmasına paralele olarak Turna Balığı sayısında da azalma olmuştur. Doğal Güzelliklerinşin yanı sıra içerisinde barındırdığı balıkların yanında bu bölgede tatlı su ıstakozu da bulunmaktadır. Mide rahatsızlıklarına iyi gelmesinin yanında doğal bir afrodizyak olduğu idda edilen bu ıstakozlar sipariş yolu ile komşu il ve ilçelere dahi yollanmaktadır.

LADİK GÖLÜNDE YAŞAYAN KUŞ TÜRLERİ :

27 Temmuz 1997 yılında gölde yapılan kuş gözlem gezisi sonuçlarına göre, Ladik Gölünde aşağıdaki kuşların yaşadığı ve ürediği tespit edilmiştir;

a) Gece Balıkçılı : Göl üstündeki saz adacıklarında en az 10 kadar genç bireye rastlanmış olup, burada üreyip çoğalmaktadırlar. b) Alaca Balıkçıl : 2 birey kaydedilmiştir. c) Küçük Ak Balıkçıl : En az 100 bireylik bir grup uçarken gözlenmiş olup, göl yakınındaki köylerde yaşayıp üremektedirler. d) Erguvanı Balıkçıl : 5 birey kaydedilmiştir. e) Kara Leylek : 6 birey kaydedilmiş olup, göl çevresinin bu türün üremesine uygun olduğu görülmüştür. f) Yeşilbaş : Toplam 12 ergin birey sayılmıştır. 2 dişi ergin birey ile birlikte yumurtadan yeni çıkmış toplam 14 yavruya rastlanmıştır. Bu da bu türün bu bölgede yaşadığını göstermektedir. g) Uzunbacak : 15 birey sayılmış olup, bu kuşlardan bazılarının teritoryal davranış gösterdikleri kaydedilmiştir. Bölgede yüksek olasılıkla üremektedirler. h) Kızkuşu : Göl kıyısı boyunca çiftler veya daha büyük topluluklar halinde toplam 150 birey kaydedilmiş olup, büyük olasılıkla bölgede üremektedirler. i) Yeşil Düdükçün : Yaklaşık 20 birey kaydedilmiştir. j) Karabaş Martı : En az 100 birey kaydedilmiştir. k) Gümüş Martı : En az 10 birey kaydedilmiştir. l) Sumru: En az 100 birey kaydedilmiştir. m) Küçük Sumru : 2 birey kaydedilmiştir. n) Ak Kanatlı Sumru : En az 20 bireyden oluşan iki ayrı grup kaydedilmiştir. o) Turna: 6 birey kaydedilmiştir.

Ladik Gölü civarında gözlenmiş ve bölgede üremesi olası olan diğer türler şöyledir :Kaya Güvercini, Tepeli Toygar, Tarlakuşu, Kızıl Sırtlı Örümcekkuşu ve Boğmaklı Ardıç.

Ladik Gölü civarındaki dağlık alanda yer alan meşeliklerde de serçe ve saka kuşları görülmüştür.

Yukarıdaki sayılar, Yarar ve Magnin (1997)’de verilen Önemli Kuş Alanı (ÖKA) Türü için populasyon esik değerlerini sağlamamaktadır. Ancak göl, barındırdığı su kuşu populasyonları nedeniyle ÖKA olarak değerlendirilebilir. Bölgenin kuşlar açısından önemini tam olarak anlayabilmek için ayrıntılı bir araştırmaya ihtiyaç vardır. Bölge özellikle üreyen balıkçıl populasyonları açısından incelenmelidir.

LADİK GÖLÜNDE YETİŞEN BİTKİLER : Ladik Gölünde yetişen bitkiler konusunda yeterince araştırma yapılmamıştır. 1987 yılında çekilen uydu fotoğrafına göre (şekil 1) gölün önemli bir kısmının sazlıklarla ve diğer sucul bitkilerle kaplı olduğu, 1997 yılında ise göl yüzeyindeki sucul bitkilerin ileri derecede azaldığı ve yalnızca bazı küçük saz adalarının varlıklarını sürdürdükleri görülmüştür (şekil 2).

LADİK GÖLÜNÜN KULLANIM AMACI : DSİ (Devlet Su İşleri) tarafından gölün kuzey bölgesine inşa edilen setle birlikte göldeki su seviyesi artmış ve bu nedenle tarım alanları sular altında kalarak önemli bir tarım arazisi kaybolmuştur. Göldeki sucul bitkilerin azalmasının temel nedeni de göldeki su miktarının artmasıdır. Göl suyunun tatlı su olması özelliğinden dolayı her türlü sucul bitki gölde yetişebilir.

Samsun, Ladik 19 MAYIS GÖLETİ Doğal sit alanı olmadığı halde etrafındaki çam ağaçları; temiz içme suyu, havası ve manzarası ile insanları cezbeden 19 Mayıs Göleti de ilçenin göl turizmine hizmet etmektedir.Piknik yapmaya uygun olarak düzenlenmiş mesire yeri ve yürüyüş alanı vardır. Ayrıca, gölette aynalı ve kambur sazan gibi çeşitli balıkların bulunması amatör balıkçıları buraya çekmektedir.

Samsun, Ladik AKDAĞ KIŞ SPORLARI ve KAYAK MERKEZİ İlçeye 7 km. mesafede bulunan “Akdağ” Dağının zirvesinde 1788 rakımlı “Uzunyazı Tepe” ile 1404 rakımlı “Yemişen Tepe” arasında kurulacak olan “Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi” arazi yapısı itibariyle çok uzun kayak pist alanlarına sahip olup, olimpik kayak alanlarına kıyasla daha elverişli konum sahiptir. Ayrıca bu alanın doğal çimle kaplı oluşu, burada yaz aylarında çim kayağının yapılmasına imkan sağlamakta ve 5 yıldan bu yana her yıl yapılagelen Yayla Şenliklerinde de çim kayağı yarışmaları düzenlenmektedir.

Kayak alanının İlçe merkezine yakın oluşu ve yolunun şimdilik stablize olup, her türlü araçla ulaşım imkanının bulunması, barınma, konaklama ve diğer ihtiyaçların karşılanmasına imkan vermektedir.

İl Özel İdare Bütçesi yatırım programına alınan kayak merkezinin hizmet binalarının yollarının ve Telesiyej gibi alt yapıların tamamlanması ile faaliyete geçecek olan “Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi” İlçemize ve Ülkemiz ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır.

Samsun, Ladik BÜYÜKKIZOĞLU ŞELALESİ VE GÖLÜ Büyükkızoğlu Köyü’nden yaylaya doğru 3 km. gidildiğinde ormanlık alan içerisinde bulunan muhteşem görünümlü şelale ve ulu ağaçlarla çevrili doğal göl gerçekten görülmeye değer mekanlardan olup, triking alanı olarak da son derece elverişlidir.

Göl çevresi piknik alanı için çok müsaittir. Şelale suyunun kaynağı Akdağ’dan kaynaklanması nedeniyle çok soğuk ve temiz olması bakımından Alabalık yetiştiriciliği için son derece elverişli bir yapıya sahiptir.

Anadolu velîlerinden. On sekizinci asırda Anadolu'da Rufâî tarîkatının temsilcisi bir rehberdir. Türbesi Samsun ili Ladik ilçesindedir.

5- SEYYİD AHMED-İ KEBÎR ER-RUFÂÎ HAZRETLERİ Seyyid Ahmed-i Kebîr, evliyânın meşhurlarından ve Rufâî tarîkatının kurucusu olan Seyyid Ahmed Rufâî hazretlerinin torunlarından veya talebelerindendir. Onunla karıştırılmaması için kendisine Kûçek (Küçük) denilmiştir. Ancak Seyyid Ahmed-i Kebîr Rufâî şeklinde tanınmıştır.

Yedi yaşındayken babası vefât etti.Dayısı Mensûr Betâihî onu himâyesine aldı. Yakın alâka gösterip meşhûr âlimlerden ders aldırıp, iyi bir ilim tahsîli yaptırdı. Yedi yaşında Kur'ân-ı kerîmi ezberledi. Hocalarından Abdülmelik Harnûtî ona şöyle vasiyet etmiştir: "Ey Ahmed! Başkalarına iltifât edip gezen, hedefine varamaz ve hakîkate kavuşamaz. Şüphelerden kurtulmayanın, dünyâ düşüncelerinin ve nefsinin arzuları peşinde olanın, felâha, kurtuluşa kavuşması düşünülemez. Bir kimse kendi kusûrunu ve noksanını bilmiyorsa, onun bütün zamânı da noksan geçer." Hocasının bu nasîhatlerine iyice sarıldı. Başka bir nasîhatında da; "Hakîkî âlimleri, evliyâyı tanıyamamak çok kötü bir haldir. Tabîbin hasta olması ne kadar fenâ! Akıllı kimsenin câhil kalması ne kötüdür!" demiştir.

Zamânında âlimlerin ve velî zâtların çok bulunduğu Vâsıt şehrine gidip dayısı Ebû Bekr el-Ensârî'den ve Aliyy-ül-Karî Vâsıtî hazretlerinden ilim öğrendi. Tasavvufta yetişip yükseldi. İlimde yetişip kâmil bir velî olduktan sonra insanlara İslâmiyeti anlatıp, öğretmek ve dînin emirlerine uymalarını sağlamak için irşâd faâliyetine başladı. Bu maksatla Amasy'ya gidip yerleşti. Çok kıymetli hizmetler yapmıştır. Günümüzde türbesi pekçok kimse tarafından ziyâret edilmektedir. (1) Türk Dünyâsı Araştırmaları, Ekim-1991, sayı 74, s.143)

ARKEOLOJİK SİT ALANLARI

a- Ladik Kalesi İlçenin güneyinde bulunan kale ve çevresinde yapılan kazı çalışmalarında kale duvarlarına, su kanallarına, Bizans ve Amisos sikkelerine, ok- mızrak gibi savaş aletleri parçalarına rastlanılmıştır. Evliya Çelebi de “Seyahatname” adlı eserinde bu kaleden bahsetmiştir.

b- Kaya Mezarları Bu mezarların hangi döneme ve kimlere ait oldukları bilinmemektedir. Başlamış Köyü sınırları içerisindedir.

c- Höyük ve Tümülüsler a. Kümbettepe: Büyükkızoğlu’nda bulunan höyük, İlk Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı ve Demir Çağı dönemlerine aittir. b. Devşerkaya Tepesi: Aşağıgölyazı’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağı ile Demir Çağı, Helenistik-Roma ve Geç Antik Çağı dönemlerine aittir. c. Tombultepe: Hamitköy’dedir. İlk ve Orta Tunç Çağı dönemlerine aittir. d. Kilisetepe : Cüce Köyü’ndedir. İlk ve Orta Tunç Çağı, Demir Çağı, Helenistik- Roma, Antik Çağ dönemlerine aittir. e. Köyiçi Tepesi: İlk Tunç Çağı, Demir Çağı, Helenistik-Roma, Geç Antik Çağ dönemlerine aittir. f. Kale Tepe: Karaabdal’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağları ile Demir Çağı dönemine aittir. g. Kurbanhöyük: Kabacagöz’dedir. İlk Tunç Çağı dönemine aittir. h. Dobaklı tepe: Kıranboğaz’dadır. İlk Tunç Çağı’na aittir. ı. Destemen Tepesi: Yukarıgölyazı’dadır. İlk Tunç Çağı’na aittir. i. Yüktepe: Salur’dadır. İlk ve Orta Tunç Çağıları, Demir Çağı, Helenistik-Roma, Geç Antik Çağ dönemlerine aittir. j. Dedealtı Tepesi: Başlamış’tadır. İlk ve Orta Tunç Çağları dönemlerine aittir. k. Ağcı Tepe: Hasırcı’dadır. Kalkolitik Çağ dönemine aittir. l. Kilisecik Tepesi: Sarıgazel’dedir. İlk Tunç Çağı dönemine aittir. m. Dökmetepe Tümülüsü: Alayurt Köyündedir.

Samsun, Ladik YAYLALARI

a. Lâdik Yaylası Yolu asfalt ve stabilizedir. Yayla evleri mevcuttur. Suyunun soğukluğu, havasını temizliği ile ünlüdür. “Dudak buyduran” adlı yerin suyu o kadar soğuktur ki yöre halkı “İçildiğinde insanın dudaklarını dondurur.” manasında bu yakıştırmayı yapmıştır.Hatta, suyun soğukluğundan dolayı yenilenleri hemen erittiği ve iştahı açtığı da söylenilir. İlçenin içme suyu da buradan gelmektedir.1997 yılından itibaren, temmuz aylarında Akdağ Yayla Şenlikleri düzenlenmektedir.Yayla üzerinde yapılacak kar kayağı ve çim kayağı tesislerinin ilçedeki turizm gelirini yükselteceği düşünülmektedir.

b. Aktaş Yaylası 950 rakımlı yayla Lâdik-Taşova yolu üzerindedir. Yolu asfalt olup ulaşımı kolaydır. Yayla evleri ve suyu vardır Yola yakın oluşu, göl manzarası ve çam ağaçlarıyla kaplı alanı ile en çok tercih edilen mesire yerlerindendir.

c. Küpecik Yaylası 1600 m. rakımlı yaylanın ilçeye uzaklığı 23 km’dir. Yayla evleri ve suyu mevcuttur. Suyunun böbrek taşlarını erittiği söylenilmektedir.

d. Büyükkızoğlu Yaylası Yayla evleri ve suyu vardır. Bu mesire yerinde kaynağı Akdağ’dan çıktığı için suyu çok soğuk ve temiz olan Büyükkızoğlu Şelalesi bulunmaktadır. Bu özellikleriyle şelale, alabalık yetiştiriciliğine uygundur. Çevresi piknik yapmaya müsaittir.

e. Çakırgümüş Yaylası Yolu ham yol olan yaylaya her türlü araçla ulaşmak mümkündür. Yayla evleri ve suyu vardır. 1998 yılından beri Çakırgümüş köylüleri tarafından, iş nedeniyle dışarıda olan kişileri bir araya getirmek ve kültürü devam ettirmek amacıyla ağustos ayının ikinci haftasında yayla şenlikleri düzenlenmektedir.

f. Gürcü Yaylası Akdağ Kış Sporları ve Kayak Merkezi’nin yapılması düşünülen yayladır. Yolu stabilize olduğu için her türlü araçla gidilebilir.Yayla evleri, suyu ve yakınında küçük bir gölü vardır.

Samsun, Ladik TARİHİ ESERLERİ

a. Saat Kulesi 1827 yılında İlçe Kaymakamı Reşit Bey tarafından inşa ettirilmiştir. 1943 depreminde büyük hasar görmüş, aslına uygun olarak tekrar yaptırılmıştır.Üç katlı platform üzerinde yer alan Saat Kulesi, 14 metre yüksekliğindedir. Kırmızı renkli düzgün kesme taş malzemeli, çokgen kaideli ve silindir gövdeli bir eserdir.

b. Eski Hamam Yeni Cami Mahallesi’nde bulunan hamam, Bülbül Hatun tarafından yaptırılmıştır.1970’li yıllara kadar kullanılan hamam, vakfiye malıdır.

Hiç yorum yok: